Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine Ankara’ya gelen Güney Kore Devlet Başkanı Lee Jae Myung’u Esenboğa Havalimanı’nda karşıladıklarını açıkladı.
Hibya Haber Ajansı
Etiyopya Başbakanı Ali, Singapur Başbakanı Wong’u resmi ziyareti kapsamında Etiyopya’da ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu açıkladı. Başbakan Ali, ziyaretin iki ülke arasındaki ortaklığın güçlendirilmesinde önemli bir adım olduğunu vurgulayarak, verimli görüşmeler yapmayı ve yeni iş birliği alanlarını keşfetmeyi dört gözle beklediğini ifade etti.
Hibya Haber Ajansı
Kanada Başbakanı Carney, ''Hindistan Başbakanı Modi ve ben, bugün G20 Zirvesi kapsamında bir araya gelerek iki ülke arasında olası bir ticaret anlaşması için müzakereleri başlattık.''dedi
Carney, Hindistan'ın dünyanın beşinci büyük ekonomisi olarak Kanada işçileri ve işletmeleri için büyük fırsatlar sunduğunu belirttti. Anlaşma ile iki ülke arasındaki ticaretin 70 milyar doları aşması hedefleniyor.
Hibya Haber Ajansı
Carney, ''Bugün Ukrayna Başkanı Zelenski ile Ukrayna’da adil ve kalıcı bir barış sağlanmasına yönelik atılacak adımlar hakkında görüştüm.'' dedi. Görüşmede, barış anlaşmasına yönelik süregelen çabalar ele alındı ve Ukrayna’nın müzakerelerin merkezinde yer almasının önemi üzerinde mutabık kalındı.
Hibya Haber Ajansı
Hollanda Savunma Bakanı Brekelmans, ABD senatörleriyle bir araya geldi. Görüşmede, Ukrayna için geliştirilmekte olan barış planı konuşuldu. Brekelmans, planın Ukrayna, Avrupa ve ABD tarafından sahiplenilerek kalıcı ve sağlam bir barış sağlaması gerektiğini vurguladı.
Bakan ayrıca, Avrupa’nın güvenliği için yıllardır süren Amerikan katkıları ve desteği için senatörlere teşekkür etti.
Hibya Haber Ajansı
Kanada Adalet Bakanı Fraser, Cumhuriyetçi ABD Senatörü Cramer ile Halifax Uluslararası Güvenlik Forumu’nda düzenlenen panelde bir araya geldi. Görüşmelerinde, demokraside fikir ayrılıklarının birbirini yıpratmadan tartışılmasının önemine değindiler.
Bakan Fraser, “Birçok konuda aynı önceliklere sahip olsak da dünyayı farklı görüyoruz. Bugün aynı sahneyi paylaşarak fikir ayrılıklarımızı saygı çerçevesinde nasıl tartışabileceğimizi konuştuk. Demokrasi, rakibinizden daha yüksek sesle bağırmakla değil, zorluklara rağmen dinlemeye istekli olan insanlar ve farklı görüşteki kişileri düşman değil komşu olarak gören vatandaşlarla güçlenir” ifadelerine yer verdi.
Hibya Haber Ajansı
Başbakan Li konuşmasında, Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in 17. G20 Liderler Zirvesi sırasında yaptığı “Birlik güçtür, bölünme çıkış yolu değildir” vurgusunu hatırlattı. Li, küresel ekonominin yeniden büyük sınamalarla karşı karşıya olduğunu, tek taraflılık ve korumacılığın yükseldiğini ve çeşitli ticari kısıtlamaların ve çatışmaların arttığını belirtti.
Küresel çıkar farklılıkları ve işbirliği mekanizmalarındaki eksikliklerin uluslararası toplumun birlik içinde hareket etmesini zorlaştırdığına dikkat çeken Li, G20’nin mevcut sorunlara önem vererek çözüm yolları araması ve tüm tarafları yeniden işbirliği zeminine çekmesi gerektiğini söyledi.
Li Qiang, dünya ekonomisindeki zayıf toparlanma karşısında ülkeler arasındaki dayanışmanın sürdürülmesi, serbest ticaretin kararlılıkla savunulması ve dışa açık bir dünya ekonomisinin oluşturulması gerektiğini vurguladı. Anlaşmazlıklar karşısında ortak noktaları öne çıkarma ilkesinin izlenmesi, eşit müzakerelerle sorunların çözülmesi gerektiğinin altını çizen Li, küresel yönetişimdeki tıkanıklıkların aşılması için çok taraflılığın güçlendirilmesi, Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) gibi kurumlarda reformların hızlandırılması ve gelişmekte olan ülkelerin temsil gücünün artırılması çağrısında bulundu.
Başbakanı Li, “Afrika ve En Az Gelişmiş Ülkelerin Sanayileşmesine Destek G20 Girişimi”nin uygulanmasına yönelik Çin eylem paketini açıkladıklarına ve gelişmekte olan ülkelerin borç yükünün hafifletilmesini desteklediklerine işaret etti. Li, ayrıca Güney Afrika ile birlikte “Afrika’nın Modernleşmesine Destek İçin İşbirliği Girişimi”ni ortaya koyduklarını ve Küresel Kalkınma Enstitüsü kuracaklarını aktardı.
Toplantıya katılan liderler, G20’nin uluslararası toplumun ortak meydan okumalarla yüzleştiği, fırsatları paylaştığı ve kalkınmayı birlikte planladığı önemli bir platform hâline geldiğini belirtti.
Liderler, ciddi ve çok boyutlu zorluklarla karşı karşıya olunduğu, istikrarsızlığın ve belirsizliğin arttığı bir dünya karşısında, G20 üyelerinin sorumluluk üstlenmesi, dayanışmayı güçlendirmesi, çok taraflılığı savunması ve ortak çabayla sınamaların üstesinden gelmesi gerektiğini vurguladı. Liderler ayrıca, DTÖ merkezli çok taraflı ticaret sisteminin korunması, küresel ekonomik yönetişimde reformların ilerletilmesi, kalkınma uçurumunun kapatılması ve güçlü, dengeli, kapsayıcı ve sürdürülebilir büyümenin desteklenmesi çağrısında bulundu.
Hibya Haber Ajansı
Wang Yi demecinde, temel çıkar konularında karşılıklı ve kararlı olarak birbirlerine destek vermenin Çin-Orta Asya kader birliğinin gereği olduğunu belirtti. Çin’in, Orta Asya'nın barış, istikrar ve kalkınmasının kararlı destekçisi ve güçlü koruyucusu olmaya istekli olduğunun altını çizen Wang, “Orta Asya ülkelerinin iç işlerine müdahaleye karşıyız ve hiç kimse veya hiçbir gücün bölünme ve kargaşa yaratmasına asla izin vermeyeceğiz.” ifadesini kullandı. Wang, üç ülkenin dünyada tek bir Çin olduğunu; Taiwan’ın Çin topraklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu; sözde “Taiwan bağımsızlığı”nı amaçlayan her türlü ayrılıkçı girişime karşı çıktığını ve Çin hükümetinin ulusal birliği gerçekleştirmek için yaptığı tüm çabaları kararlılıkla desteklediğini açıkça vurguladığını söyledi.
Wang Yi, bu yılın Çin Halkının Japon İşgalcilere Karşı Direniş Savaşı ve Dünyanın Faşizme Karşı Savaşı’nda kazanılan zaferlerin 80. yıldönümü olduğunu hatırlattı. Japonya'nın o dönemde işgal ettiği Taiwan’ın Çin'e iade edilmesinin Kahire Deklarasyonu, Potsdam Bildirisi ve Japonya'nın teslimiyet belgesi gibi bir dizi uluslararası belgede açıkça belirlendiğine işaret eden Wang, bunun İkinci Dünya Savaşı zaferinin yadsınamaz bir sonucu ve Japonya'nın mağlup ülke olarak sürekli uyması gereken uluslararası bir yükümlülük olduğunu belirtti. Wang, şunları ifade etti: “Japonya'nın yapması gereken en önemli şey, o dönemde Taiwan’ı işgal etme ve sömürgeleştirme tarihinden ders çıkararak Taiwan ve tarih konusunda kurallara uymak ve sözlerinde ve eylemlerinde dikkatli olmaktır. Ancak şoke edici olan şu ki, Japonya'nın lideri Taiwan konusuna askeri müdahale girişiminde bulunmaya dair yanlış açıklamalar yaptı ve dokunulmaması gereken kırmızı çizgiyi aştı. Çin buna kararlılıkla karşılık vermeli. Bu hem Çin'in egemenliğini ve toprak bütünlüğünü korumak, hem kan ve canla kazanılan zaferi savunmak, hem de uluslararası adaleti ve insanlık vicdanını korumak için gereklidir.”
Wang Yi, Japonya hükümetinin Çin ile Japonya arasındaki dört siyasi belgede Taiwan konusunda ciddi taahhütlerde bulunduğunu hatırlatarak, bunun uluslararası hukuk açısından geçerli olduğunu, hiçbir belirsizlik veya yanlış yorumlama alanı olmadığını söyledi. Wang, “Japonya'da hangi parti, hangi kişi iktidarda olursa olsun bu belgelere uymalı. Eğer Japonya inatla hata üstüne hata yapmaya devam ederse, adaleti savunan tüm ülkeler ve halklar Japonya'nın tarihte işlediği suçların hesabını tekrar sorma hakkına sahiptir ve Japon militarizminin küllerinden yeniden dirilmesini kararlılıkla engelleme sorumluluğuna sahip olacaktır.” diye konuştu.
Hibya Haber Ajansı
İki taraf, iki ülkenin liderlerinin önemli mutabakatı rehberliğinde, eşitlik ve karşılıklı saygı temelinde samimi ve yapıcı görüşmeler yaptı. Görüşmelerde ağırlıklı olarak iki ülke arasındaki deniz ve hava güvenliği durumu hakkında fikir alışverişinde bulunuldu ve iki ordunun denizde ve havada karşılaşmalarına ilişkin tipik vakalar ele alındı. İki taraf, "Çin-ABD Deniz ve Hava Karşılaşmalarında Güvenli Davranış Kuralları"nın yıllık uygulama durumunu değerlendirirken, deniz üzerinde askeri güvenlik sorunlarına yönelik tedbirlerin düzeltilmesi yollarını ele aldı ve 2026 yılında yapılacak çalışma grubu toplantısının gündem maddeleri hakkında görüş alışverişinde bulundu.
Taraflar, Çin-ABD Deniz Üzerinde Askeri Güvenlik İstişare Mekanizması toplantısının, iki ordunun deniz ve hava ön hat birliklerinin daha profesyonel ve güvenli bir şekilde etkileşim kurmasına yardımcı olduğu ve her iki tarafın birbirini yanlış anlamadan ve yanlış değerlendirmelerden kaçınması ile risklerin ve krizlerin kontrol alına alınması açısından fayda sağladığı konusunda mutabık kaldı. Çin tarafı, seyrüsefer ve uçuş özgürlüğü adı altında Çin'in egemenliğini ve güvenliğini tehdit eden her türlü eyleme, Çin'e yönelik her türlü egemenlik ihlaline, provokasyona ve yakın mesafe keşif tacizine kararlılıkla karşı çıktığını ve ülkenin toprak egemenliği ile deniz haklarını yasalara uygun olarak kararlılıkla savunmaya ve bölgesel barış, istikrar ve refahı korumaya devam edeceğini vurguladı.
Hibya Haber Ajansı
Bu web sitesi, deneyiminizi iyileştirmek için çerezler kullanmaktadır. Bunu kabul ettiğinizi varsayacağız, ancak dilerseniz devre dışı bırakabilirsiniz. Kabul et Daha fazla Bilgi